Bir kış Macerası
Köyümüzde vekil öğretmen olarak görev yaptığım 1981-82 yılında namıdiğer Sabit’in Mehmet ile köyden çaykaraya inmeye karar verdik. Karar vermesine verdik te hava açık olduğu için kış yolu sarıkaya üzerinden uzungöle inmek değildi. Bölgemiz söylemlerine göre dağdan aşağı Çahmutlar üzerinden inmeye karar verdik. Amacımız tabi kış seyri nasıl oluyor o bölge.
Çahmutların altına geldiğimizde tam olarak pervane aykırılarının üstüne geldiğimizde, çormalık bölgesi olduğunu tahmin ettiğimiz alanda tipi bastırdı, kar yağışı hızlandı. Neyseki aklımız başımızda izlerden geri dönmeye karar verdik ve geri döndük.
Bir ev kardan sadece bacası görünüyordu. Eve bir şekilde girdik. Ateş yaktık ısındık. İskambil kağıtları vardı oh gel keyfim gel birde pişpirik oynadık.
Dağ sırtına vardığımızda donacak gibiydik. Yanımızdaki kitap ve defterleri yaktık ama ne fayda. Donmak üzereyiz. Neysebirbirimize tokatlar atarak azda olsa kendimize geldik. Geriki yayla sırtından lazant arasında kara lastik ayağımdan çıktı haberim olmadı. Yusuf abinin evine yani mehmetlerin evine vardığımızda konuşamaz haldeydik. İşaretle donmakta olduğumuz anlattık. Allah’tan Mevlüde abla Yusuf abi ne yapacağını bildiği için bizi yönlendirdiler. Ayağımızı tuzlu suya koyduk soğuk odada bir süre daha bekledik.
Daha sonra soba yakıldı saatler sonra kendimize gelebildik..